HAYVANLAR

Yaratılmış canlıların konuşmadan farklı olan canlıları hayvanlar, hayata onların gözleriyle hissederek az da olsa bakabilseydik. Bakmakla görmek arasında fark olduğu gibi hayvanlara da bakış açıları farklıdır. Oysa hayvan diyerek değil de, insan gibi bizim gibi hareket eden, nefes alan, sinirleri olan,yeme-içme isteği olan,ağlayan,gülen,oynayan ve güdüsel olarak bir takım güdüsel olarak bir takım hormonal istekleri olan, koku algıları insanlardan milyon kes daha keskin olan canlılar topluluğun büyük çoğunluğu dört ayaklı,kanatlı olanları iki ayaklı, sudakiler ayaklı ayaksız olanıyla, pörtü böceklerinki iki üç dört beş diye devam eden ayaklı çeşit çeşit farklı farklı özelliklere sahip olan çok özellikli canlıların genel adıdır HAYVAN….

Yaratıcı dünyayı yaratmadan önce dünyaya göndereceği canlıları yaratmış ve yaratırken de tüm canlıları ayrım olmadan eşit CAN hakkına sahip olduklarını belirtmiştir. Eşit yaşam hakkına sahip olan canlının diğer canlı olan İNSAN dan hiç bir üstünlüğünün olmadığını, yeryüzünde hep birlikte beraberce yaşamaları gerektiğini telkin etmiştir.

Üstün EGOlu insanoğlu ne yapmıştır''bu kainatı ben yarattım''edasıyla kendinden farklı gördüğü Hayvanlara satın alınmış bir köle,bir mal gibi davranmaya başladı. Para kazanmak adına satarak,zevki ve güç gösterisi için işkence ederek, canı yanmasın ve ilaç sektörü için deney masalarında,sokaklarda göze batmasın diye tecrit odaları ve toplama kamplarında,bir anlık çirkin zevk tatmini için tecavüz edilerek ,eğlence sektöründe,sirklerde ve hayvanat bahçelerinde,giyim sektöründe arıca yemek yenen tabaklarda v.b. işkencenin her çeşidi uygulanmıştır ve uygulanmaya devam edilmektedir.

Bunun yanında Hayvanlar için üstün mücadele gücü gösteren samimi çıkarsız bir azınlıkta var.

Onlar ki gecelerini gündüze katarak bir canın canı yanmasın diye aykırı düşünceler ile savaş halindeler.

Hayvanları yazarak anlatmak bir yere kadar bir yerden sonra kelimeler kifayetsiz kalır.

Tam bir bütün olarak yazmak için onları anlamalı, yaşamalı, hissetmeli ve bir an durup gözlerine bakıp derinliklerine inerek dinlemeli sessiz bakışlarını,dinlemeli ki o sessiz bakışlar ne anlama geliyor ne anlatıyor diye ondan sonra anladıklarınla birlikte  yazmaya başlanırsa eksik bir cümle kalmaz.

Hayvanlar yaşamın bir parçası olarak birlikte yaşamayı,saygıyı,anlamayı,anlayışı,canlı diye,yaşam hakkı diye,anlayışlı göz ile hayatı paylaşmak o zaman hayatta yaşam önemini kazanacaktır.

Son söz olarak diyorum ki;

''Bu hayatta Hayvanlar hayvanlıklarını bildiler de, İnsanlar insanlıklarını bilemediler.''

(gönülden yansıyan sağanak yazılar 2 )

@ilksen

3.5.2014