GECENİN RENGİNDEN DÜŞEN NOTLAR – 78 –
Ah be sevgili, bir
merhaba ile alıştık birbirimize, radyoda şarkılar bizi çaldı, tüm yollar bize
çıktı, ah be sevgili ansızın çekip gitmen beni derinden ta yüreğimden yaraladı,
....
Bir deniz gibiyim bu
akşam gelgitler yaşıyor duygularım, derdime derman olan seni hatırlatacak sen-i
arıyorum bir nefes bile almadan, ....
Gittin ama bir gün gelirsin
biliyorum, yine göz göze geleceğiz ellerimizin sıcaklığını hissedeceğiz, ama
bir gün gelip belki de ölü olan toprağa bakmaya geleceksin, ....
Hayatın yaşanmış rengi
olan yoksulluğun rengini anlatıyordu yazılan yazılar, bir masal gibi okunuyordu
yazılan duygular demeti, ....
Öyle anlarım oldu ki
kanter içinde kalıp bir çıkmaz sokakta ki duvarları aşamamak gibi, işte o an
duvarda asılı duran adı gibi soğuk olan sihahı kavradı ellerim ve bir an
sessizlik ve sonrası elveda yaşanmış olan hayat, ....
Hadi gel birlikte bir
masalın içinde kaybolalım, son noktasına kadar yaşayalım mutluluğu, gel bizim
bu masalımızı okuyanlar çıksınlar aşkın kerevetine, ....
Aşkın aleviyle yananlar
yandıkça kor olurlar gecelerde yanan yürekler, yanarken söyler yazar kalemler,
seni yazarken sevmek başkaydı bir yudum kahve gibi yudumlamak her nefeste, ....
Yıllar sonra bir akşam
üzeri karşılaştık, sanki ateş almaya gelmişti acelesi vardı, bir iki kelam
edebildi sadece, yine vurdu gitti ta yüreğimin aynı yerinden, ...
Her gün hayata merhaba
diyorum, seni bekliyorum her yeni günde, fırtınalar kopuyor yüreğimde mutluluk
nefesim kaderimsin hayatımın, ...
Dilek ağacına bir
çaput bağlarken seni diledim, bir dilek gibi girdin hayatıma diye yazdım,
....
Seninle konuştum her
yazılan kelam-ı ahval da, sevmek sukut oldu söyleyen dilimde, sevmek acıyı
sevmekmiş yarim diye başladım her satırda yazmaya her gece, …
~ İlksen Aydın ~
20.12.2017
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder