2 Nisan 2018 Pazartesi


GECENİN RENGİNDEN DÜŞEN NOTLAR – 78 –

Ah be sevgili, bir merhaba ile alıştık birbirimize, radyoda şarkılar bizi çaldı, tüm yollar bize çıktı, ah be sevgili ansızın çekip gitmen beni derinden ta yüreğimden yaraladı, ....

Bir deniz gibiyim bu akşam gelgitler yaşıyor duygularım, derdime derman olan seni hatırlatacak sen-i arıyorum bir nefes bile almadan, ....

Gittin ama bir gün gelirsin biliyorum, yine göz göze geleceğiz ellerimizin sıcaklığını hissedeceğiz, ama bir gün gelip belki de ölü olan toprağa bakmaya geleceksin, ....

Hayatın yaşanmış rengi olan yoksulluğun rengini anlatıyordu yazılan yazılar, bir masal gibi okunuyordu yazılan duygular demeti, ....

Öyle anlarım oldu ki kanter içinde kalıp bir çıkmaz sokakta ki duvarları aşamamak gibi, işte o an duvarda asılı duran adı gibi soğuk olan sihahı kavradı ellerim ve bir an sessizlik ve sonrası elveda yaşanmış olan hayat, ....

Hadi gel birlikte bir masalın içinde kaybolalım, son noktasına kadar yaşayalım mutluluğu, gel bizim bu masalımızı okuyanlar çıksınlar aşkın kerevetine, ....


Aşkın aleviyle yananlar yandıkça kor olurlar gecelerde yanan yürekler, yanarken söyler yazar kalemler, seni yazarken sevmek başkaydı bir yudum kahve gibi yudumlamak her nefeste, ....

Yıllar sonra bir akşam üzeri karşılaştık, sanki ateş almaya gelmişti acelesi vardı, bir iki kelam edebildi sadece, yine vurdu gitti ta yüreğimin aynı yerinden, ...

Her gün hayata merhaba diyorum, seni bekliyorum her yeni günde, fırtınalar kopuyor yüreğimde mutluluk nefesim kaderimsin hayatımın, ...

Dilek ağacına bir çaput bağlarken seni diledim, bir dilek gibi girdin hayatıma diye yazdım, .... 

Seninle konuştum her yazılan kelam-ı ahval da, sevmek sukut oldu söyleyen dilimde, sevmek acıyı sevmekmiş yarim diye başladım her satırda yazmaya her gece, …

~ İlksen Aydın ~
20.12.2017


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder