GECENİN RENGİNDEN DÜŞEN
NOTLAR - 48 –
Şiirler yazılır
sevgiliye aşka dair , ben sana mecburum der şair, şiirler okunur eski bir gramofonun
sesinden yankılanır buğulu sesin sesinden, ben geceye akan şiirler de kendimi
bulmaya mecburum....
Şiirler gece yarısı
yazılır, yazdıkça acılar duvarlara vurur vurur döner yüreğime çarpar, özlemler
yazılır, hasretler kelimelere dökülür, sen yazılır seni anlatan aşk anlatılır
hep gece yarısı karalamaları olarak,...
Sen gittin gideli
yüreğim buruk yüzüm solgun kaldı, sen gel ki bahar yüzlü hazanım gecem gündüz
olsun, sen gittin gideli şiirlere vurdum kendimi, seni yazdıkça yandı yüreğim,
gel artık bahar yüzlü hazanım aldığım nefesim......
Şair yazmaya başlar,
anlatır yazarak gözleri ağlayarak, zamana yenik düşmüştü sevgileri, bir hazan
mevsimi gibi her gece sana sarılıyorum düşlerimde, sen bana artık uzaksın
sevgili ama bir gün kendi yalnızlığını hissettikçe bende sana uzak olacağım ve
artık bizim sevdamız tozlu rafların arasında tozlu kapağı açılmamış bir kitap olarak
kalacak umutsuzluk içinde......
Ey sevgili duyuyor
musun? Yüreğimde ki alev almış sensizlik yangınıyla sesleniyorum sana, biliyor
musun? sen gittin gideli ben bir canlı ölüyüm artık, çekip vursaydın canım bu
kadar yanmazdı, en çokta bir hiç uğruna terk edişin vurup kalıyor, sol yanım
çürüdü artık, kalemler yazmaz oldu seni, anlamak istiyorum seni sonra ihanetin
aklıma geliyor, sol yanım boş artık, yalancı sevdalara boş gönlüm biliyor musun?....
Her gece gecenin
ağırlığı çöküyor gönlüme, anılarda iz bırakmış yarım kalan sevdama dair, gel
anlatayım yüreğimin hancısı, sen bana her gece dinlediğim bir şarkısın,
vuslatına kavuşamadığımsın, ben senli sevda yorgunuyum artık benim gönlümün
unutamadığım hancısı, her gece az az sevdiğim.....
İçim ağlıyor, ah içim
kopuyor, ahh ben nerelere gideyim, seni benden aldılar götürdüler, fark
edemedim ben sana olan aşkıma ''kiralık aşk'' dediler, isyan ediyorum artık
geceleri kendini bilmezler yüzünden sana olan sevdam dilden dile bir paçavra
gibi dolaştırdılar yerden yere vurdular, artık sabrım kalmadı bir volkan gibi
patlamak üzereyim ve sol yanım sessizlik diyor sevmeye devam diyor.....
Bir sevda yaşanır bir
yerlerde, mevsimler geçer zaman akar, bir bilinmez yolda yol alırsın, bir hana
konarsın bilinmez yüzlere bakarken yüreğin kan ağlar bir yudum alırsın içtiğin
bardaktan dersin ki hep yalnızdın zaten yoktular hayatında.....
Ben neyim? ben
ulaşılması zor dağların zirvesinde olan dağ çiçeğiyim, her sabah üzerime güneş
ilk bana doğar geceden kalma çiğ tanelerime yansır, ey benim dağ yamacıma
yaslanan sevgili artık ben sende yokum....
Aradan yıllar geçti ama
sen benim yüreğimin en sevileni olmaya devam ediyorsun, gece seninle
düşlerimde, sabahları kahvaltı sofrasında karşımda sana bakarken yudumluyordum
sıcak çayı, radyoda çalan her şarkı seni anlatıyordu, ve bir gün yine gece
yarısı senin hayalinle ölüyordum ve sen bilmiyordun .....
Bir ses yankılanır
uzaklardan gelir yüreğime çarpar, hava puslu rengi gri, hep seni hatırlatırdı
uzaktaki ses, havanın gri rengi seni anlatırdı bana, sen gittin gideli benim
hayatımın renkleri soldu bir tek gri renk direndi, artık seni hatırlatan gri
rengi sevmeyeceğim.....
Benim sevgili sevgilim
gel beraber gecelere akalım, sen anlat ben dinleyeyim dinlerken sokulayım
yamacına ve kendimden geçeyim, ben senden başkasını sevemem ki benim sevgili
sevgilim.....
~ ilksen Aydın ~
12.10.2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder