9 Aralık 2016 Cuma

GECENİN  RENGİNDEN  DÜŞEN  NOTLAR  - 42

Gittin gideli gözlerim yaşlı ağlıyorum ağıtlar yakarak belki birgün beni duyarsın diye, bir bir anlatıyorum yüreğime bana nasıl iyi geldiğini, gel desem gelmeyeceksin biliyorum, oysa sen gittin gideli ben hergün ölüyorum.....

Küs zamanlarım var benim, seni anlattığım şiirlerimi kaldırdım tozlu raflara, artık gittin ya kokun için rüzgarı özler oldum, yoksun ya seslerde senin sesini duyar oldum, yoksun ya son bıraktığın iki satır veda yazını okuyup oyup işkence yapıyorum seven yüreğime....

Hayalleri olmalı insanın sevgiye sevgiliye dair, mutluluktan ayaklarını yerden kesen, yüreğini heyecanlandıran, öpe koklaya doyamadığın, can dediğin canım dediğin ve bir ömür mutlu olacağı hayalleri olmalı insanın....

Umudun adı değilmidir her karanlık gecenin sabahına doğan güneşle birlikte aydınlanan maviler içinde olan gökyüzü, aşkın rengi de al kırmızıyla anlatır sevenler, maviyle birleşir al renk özgür olur ruhlar bakan gözlerde her yer mavidir artık.......

Beklemek hep acı hep ıstırap olmuştur seven yüreklere, beklerken umudun yanında hüzünle sevinçtir aslında, baharda açan çiçekler gibi beklersin, yazda veren meyveler gibi beklersin, sonbaharda esen rüzgarlarda beklersin, kışın yağan her kar yağışında beklersin, seven yürekler beklerler dört mevsim usanmadan bıkmadan özlemle......

Hep yüreğim acı çekerken akıyor ucu kırık kalemimden senli cümlelerim, yazdıkça yüreğim ağlıyor kalem yazıyor kesik kesik, senin varlığın bana hastalıklı bir yaraydı hep kanayan kanadıkça acı veren yaralardı, sen bana varlığınla yokluğun arasında gelgitler yaşadığım kırık uçlu kalemle yazılan şiirlerin adıydın sen şehr-i İstanbul gibi sevdiğimdin.......

Senin geleceğini bilmek bu kadar mı heyecanlandırır seni seven yüreğimi, ben seni sevdiren rabbime sonsuz şükranlarımı sunuyorum her gece yazdığım şiirlerimde….

Bazen susmak tüm soruların cevabıdır, kimi konuşarak susar , sevgilerde susmak en iyi en yürekten verilen cevaptır, ama bir de suskun yüreklerin dilini bilmeli o yüreği okuyanlar, okumasını bilmiyorsa sadece susmalı sonsuza kadar.....

Bir ıslık gibiydin sen yüreğimde her gün çalan, yüreğimde tutsak olan sen yağan yağmur gibi gibisin, gece parlayan yıldızlar gibi, gecenin sabahını aydınlatan yakan güneş gibisin sen bana, eyyy yüreğimde yakıcı bir ıslık gibi çalan yar diye sevdiğim sevgili.....

Senden gelen artık şaşırtmaz beni, ihanetin keskin bir bıçak gibi saplandı yüreğimin orta yerine, sen kararını vermişken ihanetinle birlikte kal desem yüreğime ihanet etmiş olurum, ben sevgide ihaneti görmüşken şaşırmam artık.....

Bir dirilişti benim ki yüreğimden yansıyan sağanak yazılarımı yazmak, bu sağanak yazılara can olan Canan olan seslenen ''diriliş'' diye sesi yüreklere damla gibi düşen hayat veren ve bir dirilişin ölümsüzlüğün de noktalanıyor böylece...gecenin sonu sabaha karşı.....

Seni sevmeye kıyamadığım sevgili, canıma can olan yar, yüreğimden ayrıldın ayrılalı yandım kül oldum, tozlarım savruldu rüzgarla birlikte, bir bir eksildim takvim yaprakları gibi her gün öldüm ben sensiz, gündüzüm gece oldu, gecem yine karanlık oldu, gel hadi desem gelir misin?, gelmezsin biliyorum geriye bir hiç olarak bıraktın gittin beni sen.....

~ilksen AYDIN~ 
‪#‎ilkSENayDIN 
23.3.2016

(Bu hafta benim şiirim –DİRİLİŞ- okundu)




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder